Psikoterapi sürecinde danışanlar bazen anne babalarını kötülediklerini, onlara haksızlık ettiklerini düşünmeye başlar. Bazen de çok yersiz bir şekilde psikoterapinin insanları ailesinden soğuttuğu, onlara düşman ettiği düşünülür.
Tam da bu noktada; HANGİ ANNE BABA? sorusu önem kazanmaktadır. Psikoterapide hangi anne baba konuşulmaktadır.
Çocuk, kendisinin, anne babasının ve dünyanın farkına anne babasıyla kurduğu ilişki vasıtasıyla varır. Bu ilişkinin niteliği kendisinin NEYE DEĞER, ailesinin NASIL İNSANLAR ve dünyanın ise NASIL BİR YER olduğunu öğrenmesini sağlar. Bu ilişki sayesinde kendimizin, ailemizin ve dünyanın imgesini içselleştiririz.
Anne babamızla kurduğumuz ilişkinin hissettirdikleri içimizde bir anne ve baba imgesinin oluşmasını sağlar. İnsan zihni çok fazla enerjiye ihtiyaç duyduğunda deneyimlerinden sonuçlar çıkarır ve o sonuçlara göre dünyayı algılar. Tabiri caizse bu durum; “DIŞ DÜNYANIN KURULAN İLİŞKİLER VASITASIYLA İÇTE İNŞA EDİLMESİDİR.”
Bugün anne-babanız tamamen değişmiş ya da o dönemin olumsuz şartları ortadan kalkmış olabilir ama biz içimizde onların İÇSELLEŞTİRİLMİŞ OLUMSUZ İMGELERİNİ taşımaya devam edebiliriz. İşte psikoterapinin muhatap aldığı anne-baba budur.
Bugün pamuk gibi bir anneniz, dağ gibi bir babanız olabilir. Psikoterapi hiçbir zaman insanların değişebileceği varsayımını göz ardı etmez. Ama dışarı değişmişse içerisi de değişmiştir kolaycılığına da kaçmaz.
Norman Doigde’nin sözüyle yazıyı sonlandıralım; ”Psikoterapi genellikle hayaletlerimizi atalarımıza dönüştürmekle ilgilidir.”
Eğer sizde içinizde size aitmiş gibi hissettiren ama size ait olmayan seslerle dolaşıyor ve onların güdümünden çıkmakta zorlanıyorsanız Samsun Psikolog Hasan DURAN’dan psikoterapi desteği alabilirsiniz.
Hasan DURAN
Klinik Psikolog (Samsun Psikolog)